Hollanda’nın Lahey kentindeki Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika Cumhuriyeti’nin ek tedbir başvurusunu dün karara bağladı. Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı UAD’nin 24 Mayıs tarihli kararında, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentine yönelik askeri harekatını ve sivillere zarar verebilecek her türlü eylemini derhal durdurmasına hükmedildi. İsrail, bu emre rağmen saldırılarını sürdürüyor.
The Guardian’ın aktardığına göre, İsrail, bugün Gazze Şeridi’nde aralarında Refah kentinin de olduğu yerleri bombaladı. Fransa’nın AFP haber ajansına konuşan Filistinli görgü tanıkları, İsrail’in Refah’ı ve Gazze Şeridi’nin orta bölgesinde yer alan Deyr El Belah’ı vurduğunu anlattı.
‘İSRAİL KENDİSİNİ HUKUKUN ÜZERİNDE GÖRÜYOR’
Gazze kentinde yaşayan, fakat İsrail’in saldırıları sebebiyle Deyr El Belah’a gelmek zorunda kalan Filistinli Oum Muhammed El Aşka, “Mahkemenin kararının, İsrail’in üzerinde bu imha savaşını bitirmesi için bir baskı oluşturmasını umuyoruz. Çünkü burada hiçbir şey kalmadı” dedi. Gazze kentinde yaşayan Muhammed Salih isimli bir başka Filistinli de “İsrail, kendisini hukukun üzerinde gören bir devlet. Dolayısıyla, güç (kullanılması) haricinde ateş açmayı ya da savaşı durduracaklarına inanmıyorum” diye konuştu.
İSRAİL MÜLTECİ KAMPINI VURDU: 4 ÖLÜ
Filistin resmi ajansı WAFA da İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin orta kesiminde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı’nın kuzeyinde bir eve saldırı düzenlediğini, saldırı sonucu dört kişinin yaşamını yitirdiğini aktardı. Deyr El Belah’ın doğusuna hava saldırısı düzenleyen İsrail ordusunun, Gazze’nin Şeyh Aclin, Tel El Heva ve Zeytun mahallelerine top atışlarıyla şiddetli şekilde saldırdığı, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi.
UAD, dün açıkladığı yeni tedbir kararlarında, İsrail’in Refah’a yönelik saldırılarını derhal durdurmasına, insani yardımları engellememesine ve İsrail’in suçlarını araştıracak BM görevlilerinin Gazze’ye girişine izin vermesine hükmetmişti.
Kararın ardından İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada ise Refah’a yönelik ‘operasyonların’ sivil halkın tamamının ya da bir kısmının fiziksel olarak yok edileceği bir şekilde yürütülmediği iddia edilmişti.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)